MERKANTİLİZM

Rönesans çağında (on dördüncü ila on yedinci y.y.), ekonomik faaliyetleri artırarak değil, mümkün olduğunca değerli metallerden oluşan "hazine" oluşturmak suretiyle, uluslara sürdürülebilir güç ve nüfuz temin etme amacını taşıyan merkantilizm doktrini ortaya çıktı.

TEFECİLİK

Tefecilik üzerindeki kısıtlamalar kademeli olarak gevşetildi Bunun sonuçlarından biri, İtalya'daki olağanüstü zengin ve güçlü Medici ailesi örneğindeki gibi bankerlerin yükselişi oldu.

SIFIR TOPLAMLI OYUN

Bu görüşe göre, ekonomi sıfır toplamlı bir oyundur. Thomas Mun'un dediği gibi : "Bir adamın kaybı başka bir adamın kazancıdır." Adam Smith daha sonra bu doktrinin uluslara, tüm komşularını fakirleştirmenin kendi menfaatlerine olduğu fikrini aşıladığını söyledi.

Bugün, ABD ve Çin dahil bazı ülkeler zaman zaman merkantilist, yani komşularını fakirleştiren ticaret politikaları izlemekle suçlanıyor.

YENİ DÜNYA

Deniz taşımacılığındaki teknolojik gelişmeler ve Kolomb gibi kaşiflerin keşif gezileri, yeni ticaret yollarının kurulmasına ve dünya ticaretinde büyük patlamaya yol açtı. Ayrıca Yeni Dünya'da sonu yokmuş gibi görünen altın ve gümüş rezervinin keşfi, İspanya gibi ülkelerin kendilerini bir anda zenginlik içinde bulmaları anlamına geliyordu.

Kolomb, 1503'te Jamaika'dan şöyle diyordu: "Altın harika bir şey. Ona sahip olan, arzuladığı her şeyin efendisi olur. İnsan altınla, ruhları cennete bile sokabilir."